Avrupa şampiyonalarında erkekler özgür tarz 92 kiloda üst üste 3 kere (2022, 2023, 2024) altın madalya kazanan Feyzullah, geçen yıl Tarihi Elmalı Yağlı Güreşleri’nde üçüncü olarak kürsü gördü.
Ulusal güreşçi, Ankara’da birincisi yapılan Taha Akgül Karakucak Güreşleri’nde başpehlivan olmayı başardı. “Hem minderin hem de çayırın yükselen yıldızı” olan 26 yaşındaki ulusal atlet, Türkiye Güreş Şampiyonası’nda elde ettiği altın madalyayla 2025’e de güzel başladı.
Keçören Belediyesi Spor Kulübü güreşçisi Feyzullah Aktürk, AA muhabirine yaptığı açıklamada, “Türkiye şampiyonu oldum. Önümüzde Avrupa Güreş Şampiyonası var. Avrupa Şampiyonası’na en güzel biçimde hazırlanacağız. Dördüncü defa Avrupa şampiyonu olmak ve devamında Kırkpınar kemerini kuşanmak istiyorum.” dedi.
Mesleğindeki birinci dünya şampiyonluğuna da bu sene ulaşmak istediğini vurgulayan ulusal güreşçi, “Benim aslında tüm yaş kümelerinde toplam 6 Avrupa şampiyonluğum var. Yıldızlar, gençler, U23 ve üç sefer büyükler. Ancak dünyada bronz madalyalarım var. İnşallah, şeytanın bacağını kırmak istiyorum. Dünya Güreş Şampiyonası’nda altın madalyayı alıp, o kemeri de kuşanmak istiyorum.” sözlerini kullandı.
Kırkpınar kemeri çocukluk hayali
Feyzullah, yağlı güreşte örnek aldığı ustalarla güreşmenin gururunu yaşadığını lisana getirerek, kelamlarını şöyle sürdürdü:
“Ustalarımız çok deneyimli. Orhan (Okulu), Ali (Gürbüz) ağabey, İsmail Balaban üzere rakipleri izleyerek büyüdük. Onlarla uğraş etmek benim için ayrıyeten gurur oluyor. Hepsiyle uğraş ettim. Hepsine karşı galibiyetim, mağlubiyetim var. Tam istediğim düzeyde olmadı ancak önemli manada öz inanç kazandım. Saydığım isimlerin hepsine karşı bir galibiyet kazanma fırsatım oldu. Elmalı’da kürsünün bir basamağına çıkabildim. Yarı finalde kaşım açıldığı için devam edemedim. İnşallah, 2025 yılında yağlı güreşte de hedeflerim katlanarak devam edecek. Benim altyapım yağlı güreş. Kırkpınar kemerini çocukluk aşkım olarak isimlendiriyorum. Çocukluk aşkımı almak için elimden geleni yapacağım.”
Minder ve yağlı güreşi birbirinden ayıramayacağını söyleyen Feyzullah, “İkisinin yeri de çok farklı. Minder olarak zati bambaşka sorumluluklarımız var. Zira ulu bayrağımızı, Türk milletini temsil ediyoruz. Yağlı güreş de ülkemizde çok sevilen bir spor. Anadolu’nun neresine gidersek gidelim, yaşlı amcalarımız, dedelerimiz bizi ağlayarak karşılıyor. Bu derece karşılığı olan spor. Yani çocuklarım üzere diyorlar ya o denli. Yağlı güreş ve minderi hiçbir biçimde ayırt edemem. Ancak minderin orada yaşattığı hisler, ulusal manevi hisler apayrı.” formunda görüş belirtti.
Ulusal atlet, Türkiye Güreş Federasyonundaki yeni yapılanmayla ilgili soru üzerine ise “Yeni bir federasyon liderimiz var. Çok güçlü bir federasyonumuz var. (Taha Akgül) Alanda nasıl güçlüyse, başkanlık manasında da o derece güçlü. Onun gücü, inşallah bize de güç verecek. Minderde biz de ekstra bir öz inançla gayret edeceğiz.” diye konuştu.
