İSTANBUL’A GELİŞİ
İstanbul’a nasıl geldiniz? Maksadınız üniversite okumak mıydı, yoksa futbol mu?
Gaoussou Diarra: “İstanbul’a geliş gayem öncelikle üniversite eğitimi almaktı. Bu yüzden tek maksadım burada uygun bir eğitim görmekti. Futbol ise çocukluktan beri bir hobim ve hayalimdi. Futbola profesyonel seviyede değil, amatör olarak başladım lakin kendime her vakit inandım. Futbola tutkuyla bağlıyım, onun her anını seviyorum. Hayatım boyunca zorluklara meydan okumayı seven, hayallerinin peşinden gitmekten hiç çekinmeyen bir karakter oldum. Top ayağımdayken her vakit kendimi inançta ve güçlü hissederim.”
Türkiye’ye gelmeden evvel futbol oynuyor muydunuz? Mali’deki futbol geçmişiniz nasıldı?
Diarra: “Mali’de yalnızca akademi seviyesinde futbol oynadım. Bu döneme kadar profesyonel bir maçta forma giymemiştim.”
“KÜLTÜRE ALIŞMAM KOLAY OLDU”
Kaç yıldır İstanbul’da yaşıyorsunuz? Kente ve kültüre alışmak sizin için güç oldu mu?
Diarra: “Eylül 2022’den beri Türkiye’de yaşıyorum. Türk kültürüne alışmam epey kolay oldu zira ben de Müslümanım ve kültürlerimiz birbirine çok benziyor. Türk halkını ve Türkiye’yi nitekim çok seviyorum. Beşerler çok samimi ve yardımsever. İstanbul ise büyüleyici ve yaşamak için kusursuz bir kent.”
AKADEMİK KARİYERİ
Akademik mesleğinize devam etmeyi düşünüyor musunuz?
Diarra: “Elbette. En büyük önceliğim üniversite eğitimimi muvaffakiyetle tamamlamak. Şu anda Haliç Üniversitesi’nde işletme kısmı öğrencisiyim ve mezun olmama iki yılım kaldı. Profesyonel futbol oynamak ve akademik mesleği birlikte sürdürmek kolay değil ancak her ikisi için de büyük emek veriyorum. Eğitimime de kesinlikle devam edeceğim.”
Küçükken bir futbol akademisine mi gittiniz, yoksa sokakta mı futbol oynadınız?
Diarra: “Mali’de birçok çocuğun futbolcu olma hayali vardır. Ben de onlar üzere evvel sokakta futbol oynamaya başladım. Bir mühlet sonra ise kendimi geliştirmek için bir futbol akademisine katıldım. Fakat geçindirmem gereken bir ailem olduğu için, akademiden ayrılarak eğitimime Türkiye’de devam etmeye karar verdim. Yeniden de hiçbir vakit hayallerimden vazgeçmedim. Daima inandım, daima peşinden koştum. Öğrenmeye aç ve istekliydim.”
“ÖNCELİĞİM EĞİTİMDİ”
Türkiye’ye geldikten sonra bir futbol akademisine katılmayı düşündünüz mü? Akademi eğitimi almadan direkt kulüplerde bahtınızı denemek sıkıntı oldu mu?
Diarra: “Mali’den Türkiye’ye birinci geldiğimde önceliğim eğitimdi, futbolu sürdürme üzere bir planım yoktu. O periyotta Türkiye’de futbolun nasıl işlediği konusunda da fazla bilgim yoktu. Lakin İstanbul’da bir amatör ekiple hobi olarak idmanlara başladım. İşte bu amatör maçlardan birinde, şu anki avukatım ve menajerim beni izledi ve yeteneğimi fark etti. Bana inandılar ve profesyonel futbolun kapılarını açtılar. Onların dayanağıyla amatör düzeyden profesyonel yola geçiş yaptım. Başta bir futbol akademisine katılmadım zira bu süreç planlı gelişmedi. Fakat etrafımdaki birtakım değerli şahısların bana sağladığı rehberlik ve takviye, bu süreci yönetmemde çok bedelli oldu. Kulüplerle direkt denemelere çıkmak elbette zordu fakat bir o kadar da öğretici ve hızlandırıcı oldu. Bu sayede profesyonel futbola geçişim daha süratli gerçekleşti.”
Tuzlaspor’a denemeye gittiniz ve 4 yıllık kontrat imzaladınız. Bu süreç nasıl gelişti?
Diarra: “Ocak 2024’te, yani Türkiye’ye geldikten yaklaşık 1,5 yıl sonra, bir gün menajerim beni aradı ve Tuzlaspor’la deneme idmanına çıkmak isteyip istemediğimi sordu. Kendimi yeterli bir düzeyde göstermek için çok heyecanlandım. Teklif çabucak ilgimi çekti ve kabul ettim. Denemelerden sonra çok kısa müddette benimle kontrat imzalamak istediklerini söylediler. Bu benim için çok büyük bir adımdı ve mesleğim ismine hoş bir başlangıç olacaktı, bu yüzden çok memnun oldum.”
Yabancı kontenjanı sorunu nedeniyle Tuzlaspor’da forma giyemediniz. Bu devirde neler yaptınız?
Diarra: “Tuzlaspor’daki deneme sürecine katıldığımda dönem ortasıydı ve kulübün yabancı oyuncu kontenjanı doluydu. Fakat denemelerdeki performansımı beğendiler ve benimle çabucak profesyonel kontrat imzalamak istediler. Beni grupta tutup bir sonraki döneme hazırlamak istediler. Ama federasyonun yabancı oyuncu sınırlaması nedeniyle, maç takımına yazılamayacağım ve dönem sonuna kadar yalnızca kadroyla idman yapacağım söylendi. Yaklaşık 5 ay boyunca hiç profesyonel maç oynamadan yalnızca idman yaptım. Çok çalıştım zira Tuzlaspor’un teknik yöneticisi de yeteneklerime inanıyordu. Fakat ne yazık ki dönem sonunda Tuzlaspor küme düştü. Bu da federasyon kuralları nedeniyle bir sonraki dönem kulüpte oynayamayacağım manasına geliyordu. Bu durum beni nitekim çok üzdü zira 5 ay boyunca gruba kendimi adadım, hazırdım ve ekip bana inanıyordu. Bu nedenle Tuzlaspor’la olan mukavelemizi karşılıklı olarak feshetmek zorunda kaldık ve 2024 yazında Türkiye 2. Ligi’nde öbür bir kulüp bulmam gerekti.”
İSTANBULSPOR’A TRANSFERİ
Tuzlaspor’dan ayrıldıktan sonra İstanbulspor’a transfer süreciniz nasıl gelişti?
Diarra: “O periyotta şimdi profesyonel bir maçta forma giymemiştim ve bu da yeni bir kulüple mukavele imzalamayı hayli zorlaştırdı. Birçok kulüp, geçmişinde profesyonel deneyimi ve güçlü özgeçmişi olan oyuncuları tercih ediyordu. Bu süreç benim için güçlü ve moral bozucuydu; vakit zaman umudumu kaybetmeye çok yaklaştım. Acil bir tahlil gerektiği için menajerim çabucak yeni fırsatlar aramaya başladı. Deneyimim olmadığı için, kendimi gösterebilmem ismine deneme idmanları benim için çok kıymetliydi. Lakin birçok ekip, bilhassa yabancı oyuncu kontenjanı sınırlamaları nedeniyle, bana deneme bahtı vermeye bile yanaşmadı. Kadrolar, çoklukla yabancı oyuncu haklarını deneyimli isimlerle doldurmak istiyordu. Ağustos 2025’te menajerim, İstanbulspor’da bir deneme bahtı olduğunu söyledi. Yabancı oyuncu kontenjanları dolu olmasına karşın, potansiyelimi görmek istediler. Kendime güveniyordum, bu fırsatı çabucak değerlendirdim ve denemelere katıldım. Bu az baht benim için çok kritikti. Yeteneklerimi sergileme fırsatı buldum ve bu da olumlu sonuçlar doğurdu. Başta sıkıntı görünse de, azmim ve kendime olan inancım sayesinde profesyonel futbol mesleğimde değerli bir adım atmış oldum.”
“BENİM İÇİN MEYDAN OKUMAYDI”
İstanbulspor’daki deneme sürecinde neler hissettiniz? Osman Zeki Korkmaz sizi birinci gördüğünde ne söyledi?
Diarra: “Bu benim için öteki bir meydan okumaydı. Teknik yönetici Osman Zeki Korkmaz beni birinci gördüğünde sıcak bir biçimde karşıladı. Deneyimimin az olmasına karşın, azmime ve yeteneklerime hayran kaldı. Onun dayanağı ve cesaretlendirmesi, Türkiye’de futbol mesleğime devam etme kararımı daha da pekiştirdi ve hayatımda orijinal bir sayfa açtı.”
BU DÖNEM PERFORMANSI
Bu dönem 29 maçta 12 gol attınız. Performansınızı nasıl değerlendiriyorsunuz?
Diarra: “Her gün çok çalışıyor ve kendimi geliştirmeye devam ediyorum. İstatistikler elbette kıymetli lakin kâfi değil. Kendimi daha da geliştirmeli ve en yüksek düzeyime ulaşmalıyım. Hâlâ daha fazlasını başarmam gerektiğinin farkındayım. Ekip arkadaşlarım ve hocam olmasaydı bu performans mümkün bile olmazdı. Daima birlikte daha büyük muvaffakiyetler elde edeceğimize inanıyorum.”
GELECEĞİ İÇİN AÇIKLAMA
İstanbulspor’daki uzun vadeli amaçlarınız neler? Kendinizi burada ne kadar müddet oynarken görüyorsunuz?
Diarra: “İstanbulspor’daki uzun vadeli gayem, ekibe katkı sağlamak ve hak ettiğimiz yer olan Muhteşem Lig’e çıkmak. Şu anki odağım, alanda elimden gelenin en uygununu yapmak ve çok çalışmak. Geleceğimle ilgili en hakikat kararları ise menajerim ve kulübümle birlikte en uygun formda değerlendireceğiz.”
Gelecekte Avrupa’da ya da başka bir ligde oynamak istiyor musunuz? Hedeflediğiniz bir lig yahut kulüp var mı?
Diarra: “En üst düzeyde futbol oynamayı ve Avrupa ya da önde gelen liglerde kendimi göstermeyi elbette isterim. Fakat şu anki en büyük maksadım, elimden gelenin en güzelini yapmak ve benimle birebir hayalleri paylaşan Malili gençler için bir ilham kaynağı olabilmek.”
