Banza, Trabzonspor Mecmuası’ndaki röportajında, çok gol atarak kadrosunu üst sıralara taşımayı hedeflediğini belirtti.
Gol krallığıyla ilgili pozisyonuna takılıp kalmadığını lisana getiren Banza, “Ben kulübün daha yukarlarda olmasını ve grubu üçüncü, ikinci, birinci yapacak golleri atmayı isterim. Kıymetli olan goller, bu gollerdir. Bu yalnızca benimle alakalı değil. Üstlere çıkmamıza yardımcı olacak olan gruptur. Elbette bir forvet olarak bunu isterim. Bazen forvet oyuncuları bu gayeye takılıp kalabilirler zira bu ferdî bir maksattır ve bu unvan bir forvet için çok özel bir unvandır.” sözlerini kullandı.
Banza, gol atamadığı maçlarda gruba katkı vermeye çalıştığını işaret ederek, şunları kaydetti:
“Ben daha çok yapabildiğim şeylere odaklanmaya çalışırım. Başarabileceğim müspet şeylere odaklanırım zira her maç gol atamazsınız. Bazen iki, üç gol attığınız günler olur, tabiatıyla geliverir. Kimi günlerde de gelmek istemez. O denli olduğunda kafanı kaldırıp olumlu şeylere odaklanmalısın ve bir sonraki maç daha düzgününü yapmalısın. Elbette sonrasında hayal kırıklığı yaşıyorsunuz, lakin gol atmanın dışında öteki şeyler de var, kadroya nasıl yardım edeceğini biliyor olmak üzere. Bu oyun yalnızca gol atmaktan ibaret değildir. Çok çalışmalı ve asist yapmak üzere şeyleri de biliyor olmanız gerek. Hasebiyle sorunu yenmeye çalışıp daha çok sakin ve huzurlu oluyorum.”
“Burada olmaktan çok mutluyum”
Kadroya gelmeden evvel birçok Türk arkadaşından Trabzonspor hakkında övgüler aldığını anlatan Banza, şöyle devam etti:
“Şampiyonlukları olan, gayeleri olan bir kulüp. Aslında buraya gelişim, transferim biraz özeldi. Benim için bir birinciydi. Bu transfer, daha sonrasında ulusal kadro derken başımı meşgul eden birçok şey vardı. Yeni kadro arkadaşlarıma, yeni bir lisana ve yeni bir ülkeye alışmak zorundaydım. Lakin şu bir gerçek ki keyifli olduğunuzda, bir yerde güzel hissettiğinizde gerisi geliyor ve Trabzon’da da o denli oldu. Trabzon’a geldiğimde çok güzel karşılandım, hiçbir sorun yaşamadım. Burada olmaktan çok memnunum ve sanırım bu alana da yansıyor. Alanda kâfi performansı sergileyebilmeniz için zihnen ve bedenen düzgün olmanız gerekir. Her vakit bunu başaramayabilirsiniz. Bu türlü vakitlerde bazen de mucizeler gerçekleşir. Fakat temel olan şey, alanda âlâ olabilmek için saha dışında da yeterli olabilmektir. Burada yaşadığım şey de tam olarak bu.”
Profesyonel futbolcu oluşunun 10’uncu yılını yakında dolduracağını lisana getiren Banza, futbolu bir piyano yapıtına benzeterek, çok çalışma ve tekrarların sonunda daha verimli olunabileceğini vurguladı.
“Bu sahiden sıkıntı bir dünya”
Banza, gol sevincini sinema karakteri “Joker”den etkilenerek yaptığına değinerek, şunları kaydetti:
“Joker, toplumun içinde kendini söz etmekte zorlanan bir karakter. Aslında sineması izlediyseniz anlayacaksınız. Muhakkak bir ezayı yansıtıyor ve bir noktada patlıyor. Lütfen dikkat edin, ‘ben sıkıntılıyım’ demeye çalışmıyorum, ben bu karakteri nitekim çok beğendim. Zira bugün toplumda yaşanan birçok şeyi yansıtıyor. Zorluklarla çaba eden beşerler üzerinden tüm dünyada neler yaşandığını anlatıyor. Her yerde neler olduğunu biliyoruz. Bir yerde yemek bulamayan beşerler varken öbür bir yerde daha az problemi olan, sağlıklı beşerler var. Dara düşmüş beşerler sonunda çıkıp kimsenin onları fark etmediğini söylüyorlar. Bu sahiden sıkıntı bir dünya. Joker de bunu iletmek istiyor. Herkesin epey üzgün olduğunu düşünerek biraz sevinç getirmeyi arzuluyor. Şunu söyleyebilirim, makus bir karakter değil. En sonunda bu hareketler bana da ilham kaynağı oluyor.”
Alanda, rekabet ve kazanma isteğine hürmet duyduğunun altını çizen Banza, “Bu rekabettir, fakat ırkçılık üzere yakışmayan şeyler var. Bunlar hürmet hudutlarını aşan şeylerdir. Güzel değil ve futbolda, hayatın hiçbir alanında görmek istemeyeceğimiz şeyler. Bu yüzden kabullenilmesi mümkün değil. Ne yazık ki günümüzde hala yaşanıyor bu türlü şeyler, çok yazık. Kimsenin tolere etmek zorunda kalmaması gerektiğini düşünüyorum.” değerlendirmesi yaptı.
Fernando Morientes, Ronaldindo ve Zlatan İbrahimoviç’i futbol idolleri olarak gördüğünü belirten Banza, maçlara müzik dinleyip meditasyon yaparak hazırlandığını tabir etti.
Futbolcu olmasaydı yeniden bir spor kısmıyla uğraşabileceğini anlatan Banza, kendisine göne dünyanın en güzel 11’ini şu halde sıraladı:
“Casillas, Dani Alves, Puyol, Sergio Ramos, Marcelo, Zidane, Ronaldinho, Inıesta, Messi, Ronaldo, Didier Drogba.”
